Hatice Aslan sahnede Edith Piaf’ı canlandıracak

Hatice Aslan sahnede Edit Piaf’ı canlandıracak. Usta oyuncu Hatice Aslan, Fransızlar’ın müziğiyle olduğu kadar hayatıyla da unutulmazlar arasında yerini alan kült sanatçısı Edit Piaf’ı “Dali’nin Kadınları” adlı oyunda sahneye taşıyacak.

Usta oyuncu, Çolpan İlhan & Sadri Alışık Tiyatrosu bünyesinde sahnelenecek olan “Dali’nin Kadınları” oyununda efsane Fransız şarkıcı Edith Piaf’ı canlandıracak.

Teklif geldiğinde çok heyecanlandım

Hatice Aslan sahnede Edith Piaf’ı canlandıracak olmasını ve rolün kendisine verilmesini şöyle anlattı: “Kerem Alışık’tan Edith Piaf’ı oynamamla ilgili teklif geldiğinde çok heyecanlandım. Şarkı söylemeyi çok seviyorum ve bu rolün bana hediyesi de bu oldu. İster sinema, ister tiyatro olsun rolüme hazırlanırken sosyal hayattan kopuyor ve içime kapanıyorum. Gözlüyorum, seyrediyorum, okuyorum ve “O” olmaya çalışıyorum. Şu sıralar her şey Edith Piaf benim için”

Erdi Işık tarafından kaleme alınan, Ali Düşenkalkar’ın yönetmenliğini yaptığı, başrollerini Hatice Aslan, Devrim Nas, Hande Soral, Gülin İyigün ve Açelya Devrim Yılhan’ın paylaştığı “Dali’nin Kadınları”, 13 Ekim Cumartesi, Zorlu PSM de tiyatro severlerle buluşacak.

Çarpıcı ve değişik bir üslup ile sahneye aktarılacak olan ve absürt komedi olarak nitelendirilen, aynı zamanda müzikal, trajedi ve gerilim unsurlarının da olduğu oyunda izleyiciler, olağandışı bir yüzleşmeye tanık olacak…

Edit Piaf yani ‘Serçe’

Edith Piaf, zamanın Fransa‘sında en sevilen sanatçılardan biriydi. Sanatçı 19 Aralık 1915 tarihinde Paris’te doğdu. Gerçek adı Edith Giovanna Gassion idi. ‘Piaf’ yani Türkçe’de ‘Serçe’ anlamına gelen takma adını almasının hikayesi ise şöyle: Edith, Birinci Dünya Savaşı sırasında Fransız askerlerinin Alman esir kamplarından kaçmasına yardım ettiği için idam edilen İngiliz hemşire Edith Cavell’in anısına ona Edith adı verildi. ‘Serçe’ anlamına gelen Piaf takma adını ise 20 yıl sonra aldı. 

Genelevde çocukluk ve barlarda fahişelik 

Zor bir hayatın içinde var olur. Babası sokak canbazı… Savaş yılları. Anneannesinin yanında, genelevde geçen çocukluk, üç yıl. 14 yaşında sokak şarkıcılığı… 16 yaşında evlilik. Yoksul bir hayat ve dünyaya gelen kız çocuğu. Küçük kız Marcelle iki yaşındayken menenjitten ölür. Ve Edit Piaf, bu olaydan sonra içkiye başlar ve alkolik olur. Edith’in hayatı bundan sonra hep sokaklarda, ucuz barlarda geçer. Barlarda pezevenklerin ve fahişelerin tam ortasında bulur kendini. Erkek arkadaşı Albert tarafından bedenini satmaya zorlanır. 

Bir gecede şöhret oldu

Fakat bir gece diğerlerine göre ehven bir mekan olan Gerny’s kabarede şarkı söyler. Sahnedeki adı La Môme Piaf adıyla başarıyı bir gecede yakalar. Kabarenin sahibi Louis Leplée, onun sahne adını “Piaf” yapar.  Edith Piaf, önce kabare ve varyetelerde, 1936’dan sonra ise radyo çalışmaları ve çıkardığı plaklarla ünlenir. Büyük şöhreti, I. Dünya Savaşı’ndan sonra “La Vie en Rose” şarkısıyla yakalar.

Artık o ünlüdür. 1940’lardan itibaren ünlü insanlarla aynı çevrelere girip çıkmaya başlar. Edith Piaf 1944’te Yves Montand‘ı keşfeder. 1950’lerin başındaysa Charles Aznavour‘u kendisiyle turnelere çıkarır ve müzik dünyasına sokar. 

Hayatına çok sayıda erkek girdi

16 yaşından itibaren Edith Piaf’ın hayatına pek çok erkek girdi. Bunların arasında çocuğunun babası Louis Dupont, Albert adlı bir kadın satıcısı, Yves Montand gibi dev bir sanatçı da vardı. Hayatında en çok sevdiği erkek ise orta siklet dünya şampiyonu boksör Marcel Cerdan‘dı.

Edith Piaf, 10 Ekim 1963 tarihinde Fransa‘nın Grasse şehrinde karaciğer kanserinden 48 yaşında öldü. Katolik Kilisesi -sürdüğü hayat nedeniyle- Edith Piaf’ın cenaze törenini yapmayı reddetti. Tabutu Pere-la-Chaise mezarlığına götürülürken on binlerce hayranı korteje katıldı. Mezarlıktaki törende hazır bulunanların sayısı ise 100.000’i geçti.

Editör: Pelin Çite