Nobel ödülünü almaya gitmedi

Yazdığı romanla radikal dincilerin tepkisini çeken Mısırlı edebiyatçı Necib Mahfuz Nobel ödülünü almaya gitmedi. Bu okuduğunuz cümle 28 yıl öncesine ait. 

Nobel Edebiyat Ödülü’nü kazanan ilk Arap ve Müslüman edebiyatçı olan Necib Mahfuz’un ödülü almaya gitmeyişinin üzerinden 28 yıl geçti. 11 Aralık 1911’de Kahire’de doğan Necib Mahfuz, Nobel Edebiyat Ödülü’nü 1988’de kazandı. 

necib_mahfuz_nobel_08

Necib Mahfuz, ödülü almaya gitmediği gibi öncesinde aday gösterildiğini dahi bilmiyordu. Batı’ya ait bir ödülün Doğulu bir yazara verilmeyeceğini de düşünüyordu. Necip Mahfuz’un Nobel Edebiyat Ödülü’nü kazanmasından haberdar oluşunun öyküsü de ilginç. 

necib_mahfuz_nobel_03

Nobel’i pijamayla karşıladı

Mısırlı yazar geç evlenmişti. Evlendiğinde 48 yaşındaydı. İki kızı oldu bu evlilikten. Eşi o sabah, Necib Mahfuz’u “ödülü kazandığı” için sevinçle uyandırıyordu. Necib Mahfuz şöyle anlatıyor: “Karım beni uyandırıp haberi verdiğinde şaka yaptığını sandım ve uyumaya devam etmek istedim. Sonra beni El Ehram’dan aradıklarını söyledi. Telefonu aldım ve birilerinin ‘Tebrikler!’ dediğini duydum. Bay Basha’ydı. Bay Basha bazen bana şakalar yaptığından onu ciddiye almadım. Üstümde pijamalarımla salona geçtim, tam oturacaktım, kapı zili çaldı. Biri içeri girdi, gazeteci olduğunu sandım, meğer İsveç konsolosuymuş! Özür dileyerek üzerime değişmeye gittim… İşte böyle oldu.”

Necib Mahfuz, ödülle birlikte Batı’daki okurlar tarafından tanınmaya başladı. Nobel komitesi. ödülü Necib Mahfuz’a verme gerekçesini ise “Gelenekselle modern arasında toplumsal eleştiri sanatının öncüsü” ifadesi ile açıkladı. 

necib_mahfuz_nobel_05

Bıçaklı saldırıya uğradı

Necib Mahfuz’un politik görüşleri ve yazdıkları muhafazakar dindar kesimlerin tepkisini çekiyordu. Henüz Nobel’i kazanmadığı, dünyanın kendisini tanımadığı yıllarda 1959’da çalıştığı gazetede tefrika edilen “Cebelavi Sokağı’nın Çocukları” adlı eseri büyük tepki topladı. Yazar şimşekleri üzerine çekti. Roman, dini değerlerle ilgili göndermeleri içerdiği için Mısır’da ve birçok Arap ülkesinde yasaklandı.

Dini aşağılıyor” denilerek romanın aleyhinde karalama kampanyaları başlatıldı. Gösteriler yapıldı. 1989 yılında Mısırlı radikal İslamcı Ömer Abdülrahman’ın sözleri, Necib Mahfuz için bir anlamda ölüm fetvasıydı. Dünya Ticaret Merkezi’ne düzenlenen bombalı saldırının planlayıcısı olarak yargılanan ve ömür boyu hapis cezasına çarptırılan Ömer Abdurrahman “O herif, Sokağımızın Çocukları romanı yayımlanır yayımlanmaz ortadan kaldırılsaydı, Salman Rüşdi bugün Şeytan Ayetleri’ni yazmaya cesaret edemezdi” demişti. 

necib_mahfuz_nobel_09

Roman gazetede tefrika edilmesinden sekiz yıl sonra Arapça tek baskısı Lübnan’da yapıldı. 1994 yılında evinin önünde saldırıya uğrayan Mahfuz, aldığı bıçak darbeleriyle ağır bir şekilde yaralandı.  Sağ kolundaki sinirler hasar gördü. O yıl 83 yaşındaydı. Yazmakta zorlandı ancak yine de yılmadı. 

Necib Mahfuz’un Cebelavi Sokağı’nın Çocukları romanı yazılışından elli yıl sonra Türkiye’de basıldı. Ancak yayınevi tarafından sessiz sedasız bir şekilde toplatıldı. 

necib_mahfuz_nobel_01

Sigara ve acı kahve tiryakisi

Necib Mahfuz’un kahve ve kahvehane kültürüne çok önem verdiği bilinir. Sigara ve acı kahve tiryakisidir. Mahfuz, kahvehanelerin başlı başına bir dünya olduklarını belirtirken, “Orada rastladığınız her kimse, bir romana, bir başka esere konu olabilir. Kahvehaneler bize, Doğu’ya özgür yerlerdir, dostlarımızı orada tanırız” diyor. Yazar her sabah evinden Ali Baba Kahvehanesi’ne yürür, gazetelerini burada okur ve ahbaplarıyla sohbet ederdi. Kahvehaneler onun için öylesine değerliydi ki ömrünün sonuna yaklaşırken bile o yaşında görme ve duyma yetisini neredeyse tamamen kaybetmesine rağmen haftada bir, Nil nehri kıyısındaki bir kafede sanatçılarla buluşarak fikir alışverişinde bulunuyordu.  

necib_mahfuz_nobel_02

Mahfuz öldüğünde 95 yaşındaydı. Düşerek başını yere çarparak öldüğünde 30 Ağustos 2006’ydı.Kahire’de bir hastanede hayata veda etti. 31 Ağustos 2006 günü devlet töreni ile son yolculuğuna uğurlandı. Ardında 30’dan fazla roman, yüzlerce öykü, senaryo, oyunlar bıraktı.

necib_mahfuz_nobel_10

Yavuz Rençberler
Yavuz Rençberler
724kultursanat.com ‘un kurucusu. Gazeteci, televizyon programcısı, iletişim danışmanı. İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo TV mezunu. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ödülü sahibi. Mesleğinin verdiği refleks ve pratiklikle kültür sanat alanında olanları değerlendirmeye paylaşmaya çalışıyor. İçinde insan olmayan kitaba, içinde kitap olmayan insana inanmıyor. İnsanın yazılmamış sayfalarının yazılanlardan daha çok olduğuna inanıyor. İletişim: yavuz@724kultursanat.com
YAZARA AİT TÜM YAZILAR
BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.