Herkes bu diziyi konuşuyor: Bir Başkadır

Çok sevdiğim filmler arasında olan İyi Seneler Londra’nın senaristi ve yönetmeni olan Berkun Oya’nın Netflix için yazıp yönettiği işi Bir Başkadır, 12 Kasım tarihinde gösterime girdi. Ve o günden bu yana da hepimiz Bir Başkadır ve Ferdi Özbeğen’ci olduk.

Jale Şen, ekranın yeni dizisi Bir Başkadır’ı yazdı…

Konusu, oyunculukları, kurgu ve sinematografisiyle,müzikleriyle apayrı, zevkle ve merakla izlenen bir iş oldu Bir Başkadır. Netflix’te yayınlanan diğer 4 bizden olan dizinin kat kat önüne geçen dizi herşeyiyle kalite kokuyor. Blu Tv’nin Masum’u ve Şahsiyet’inden sonra Netflix’e çekilen yerli yapımlarımızdan ümidi kesmişken Bir Başkadır adı gibi başka geldi cidden.

Öykü Karayel, Fatih Artman, Bige Önal, Funda Eryiğit,Alican Yücesoy, Nesrin Cavadzade, Settar Tanrıöğen, Tülin Özen, Nur Sürer, Taner Birsel, Derya Karadaş ve Öner Erkan gibi özenle seçilmiş oyuncularıyla göz dolduran Bir Başkadır, bize bizden olanı göstermekteki yaklaşımıyla muhteşem bir seyirlik sundu.

Ferdi Özbeğen’e selam çakıyor

Sinematografisindeki başarısıyla izlemeye doyamadığımız sahnelerle biz de kendimizi o atmosfere dahil ettik. Ne kadar inkar etsek de eskiye özlemimizi içten içe her geçen gün ağır biçimde hissettiğimize Berkun Oya Ferdi Özbeğen’le selam çaktı. Benim gibi 50’lerine yaklaşanlar demek istediğimi daha iyi anlarlar. Çünkü bizim jenerasyon ‘manuelden dijitale geçişi’ yaşayan bir nesil. Eskilere ve yeniye ait ne varsa hepsini yaşamak, görmek, şahitlik etmek şanstır bizler için ama aynı zamanda da işte ”BİR BAŞKADIR.” 

Aynı coğrafyada yaşayıp da birbirine fersah fersah yabancı, kendinden olmayanı,kendine benzemeyeni aşağılayan, yok sayan, anlamaya dahi çalışmayan insanlar topluluğu içinde kendince kendi gibi var olmaya çalışan, bunu da aslında çok da sorgulamadan yapan bir başka insanlar topluluğunu bir araya getirmiş Berkun Oya. İyi de yapmış, iyi ki de yapmış.

Kendini kasa kasa bir hal olan, duygudan yoksun ilişkiler kurmayı beceri sanan, sevdiğini söylemeye korkan, söyleyeni, göstereni de hor gören, tüm insani olan her türlü yalınlık ve samimiyetten koşa koşa, ardına bakmadan kaçan son moda insanımsı varlıkların aslında nasıl ‘gerçek’ olanın karşısında ‘savunmasız ve bir başına kalıp çözülüverdiğini’ ne de şahane anlatmış Berkun Oya.

Öykü Karayel tek kelimeyle efsane

Ya peki Öykü Karayel! Oyunculukların hepsi ve hatta dizide oyuncu olmayanların bile (Öner Erkan, Tülin Özen ve Derya Karadaş’ın anne ve babası rolündekiler) ayrı ayrı şahaneydi evet ama Öykü Karayel tek kelimeyle efsaneydi! Saf, naif, bahar çiçekleri gibi temiz kokan muhteşem oyunculuğunu izlerken hangimiz kendimizden geçmedik. Samimi ve gerçek olanı nasıl da dik dik gözlerimizin içine baka baka, kafamıza vura vura oynadı. Nasıl da deldi geçti yüreğimizi.

Müzik seçimleri, her bölümün jeneriğiyle birlikte fonda çalan müzikle beraber akan son sahneler… Siyah/beyaz eskiye dair günlere atfeden görüntüler…Ferdi Özbeğen şarkıları ve görüntüleri…Hiç bitmese dediğim, her bölümünü tekrar izlemek istediğim ender yapımlardan biri olmuş Bir Başkadır. 

Bir Başkadır başka olmuş

Yani; 

BİR BAŞKADIR bir başka olmuş. Başka olanın içine bakmamızı öğütlemiş. Anlamaya çalışmamızı, biraz değil tamamen kendimizi hayatın kollarına bırakıvermemizi istemiş. Hadi şimdi siz de önce diziyi izleyin, sonra da her bölümden sonra düşünün. Sonra da… Koşun samimiyete, sahici olana, gerçeğin ta içine. Zor da değil korkunç da. Yapıverin gitsin işte.

Teşekkürler Berkun Oya, teşekkürler BİR BAŞKADIR.