Cem Karaca’nın hayatı sahneleniyor

Gösterinin aynı zamanda yazarlığını ve yönetmenliğini de üstlenen Renan Bilek projeyi şu sözlerle anlatıyor: “Benim Cem ağabeyin adını caddelere verecek, heykelini dikecek gücüm yok. Ben bir sanatçıyım, ustamı ancak, sanatımla anar, işimle yad edebilirim. İşte ben de bunu yapmaya çalıştım. Bir methiye düzmek değil amacım. Olsa olsa, sadece memleketimin ya da bu mükemmel coğrafyanın değil, bence dünyanın en önemli seslerinden biri olan Cem Karaca’nın unutulmamasına bir katkı çabasıdır.”

Altı ayda yazıldı

“Ömrüm”ün yazarlığını ve yönetmenliğini yapan Bilek, etkinlikte Karaca’nın tüm hayat hikayesini eserleri eşliğinde aktarıyor. Eserin yaklaşık 6 aylık bir yazım sürecinden sonra ortaya çıktığını belirten Bilek, gösteriyi Karaca’nın unutulmamasına bir katkı sağlamak için sahnelediğini söyledi.

Bilek, çocukluğunda müziğe ilgi duyan Karaca’nın sesinin yeterli olmadığı düşüncesiyle babası tarafından sürekli engellenmesine karşın müziği bırakmadığını ifade ederek “Cem Karaca, askere gidene kadar Batı tarzı müzik yapmaya çalışmıştı. Askerde dinlediği bir bağlama müzik anlayışını değiştirdi. Anadolu’yu müziğiyle harmanlayarak yeniden sundu” dedi.