Yukio Mişima’dan iki roman Yaban Oynaşması ve Şölenden Sonra

‘Japon edebiyatının dâhisi’ olarak tanımlanan Yukio Mişima’nın iki romanı “Yaban Oynaşması” ve “Şölenden Sonra” Can Yayınları’nın ekim ayı yayın listesinde yerini aldı. 

Yukio Mişima’dan iki roman Yaban Oynaşması ve Şölenden Sonra… ‘Japon edebiyatının dâhisi’ olarak tanımlanan Yukio Mişima’nın iki romanı Can Yayınları’nın ekim ayı yayın listesinde yerini aldı. 

Japon edebiyatının en önemli yazarlarından Yukio Mişima, Yaban Oynaşması ve Şölenden Sonra romanlarıyla Can Yayınları’nın ekim ayı yayın listesinde yerini aldı. Yirminci yüzyılın en iyi avangard Japon yazarlarından biri olarak tanınan Mişima, bu eserlerinde derin insan ilişkilerini ve dönemin toplumsal dinamiklerini ustalıkla işliyor.

Yaban Oynaşması: Aşk ve İhtiras

Yaban Oynaşması, Japon No oyunlarından ilham alarak yazılan ve İzu Yarımadası’ndaki İro köyünde geçen bir roman. Genç bir üniversite öğrencisi ile ona akıl hocalığı yapan seçkin bir edebiyat eleştirmeni ve esrarengiz karısı arasında gelişen aşk üçgeni, şehvet, suç ve ceza temaları etrafında döner. İlk kez 1961’de haftalık bir dergide 13 parça halinde yayımlanan bu eser, insan ilişkilerinin karmaşıklığını ve hayatın gerçek yüzünü sorguluyor. İppey adlı baş karakter, özel bir üniversitede ders verdikten sonra anne babasından kalan seramik işini devralmaya karar verir. Bir akşam, dükkânında yarı zamanlı çalışmaya başlayan Koğci ile birlikte içki içtiklerinde, İppey’in eşi Yuğko’dan bahsetmesi Koğci’nin tutkusunu ateşler ve olayların seyrini değiştirecek bir dizi trajediye yol açar.

Şölenden Sonra: Sevgi ve Güç Arasındaki Denge

Şölenden Sonra, İkinci Dünya Savaşı sonrası Japonya’sının değişen yüzünü ustalıkla yansıtan bir başka önemli eser. Romanın başkahramanı Kazu, Tokyo’nun prestijli mekanlarından Setsugoan’ın sahibesi olarak karşımıza çıkar. Hırslı, başarılı ve çekici bir kadın olan Kazu, siyasi arenada adını duyurmuş eski bir bakan olan Noguçi ile bir araya gelir. Bu iki farklı dünyanın temsilcisi arasında gelişen ilişki, aşk ve siyasi çıkarlar arasında kurulan hassas dengeyi sorguluyor. Kazu’nun tutkulu ama yalnızlık korkusuyla sarmalanmış özgür dünyası, Noguçi’nin sakin ve kurallara bağlı yaşamıyla çarpışınca, her iki karakterin de hayatında inişler ve çıkışlarla dolu bir ikinci bahar başlar.

Mişima’nın Derin Karakterleri

Mişima’nın eserleri, sadece birer roman olmanın ötesinde, insan doğasına dair derin bir keşif sunuyor. The New Yorker dergisi, Kazu karakterini “Mişima’nın son derece seçkin kariyeri boyunca yarattığı en muazzam ve en derin karakter” olarak tanımlıyor. Bu ifadeyle, Mişima’nın karakterlerinde derinlik ve gerçeklik arayışını nasıl ustaca işlediğini gözler önüne seriyor.

Okurları Bekleyen Bir Yolculuk

Yukio Mişima’nın Yaban Oynaşması ve Şölenden Sonra romanları, okuyuculara sadece bir hikaye sunmakla kalmıyor; aynı zamanda derin insan ilişkileri, aşk, tutku ve toplumsal değişim üzerine düşündürücü bir yolculuk vadediyor. Bu önemli eserler, Japon edebiyatına meraklı okurlar için mutlaka okunması gereken başyapıtlar arasında yer alıyor. Ekim ayında Can Yayınları’ndan raflardaki yerini alan bu romanlar, Japon edebiyatının derinliğini ve Mişima’nın ustalığını bir kez daha gözler önüne seriyor.

ETİKETLER:
Pelin Çite
Pelin Çite
İki yumurta kıramayıp koltuğunun altında 5 kitap taşırken, otobüste ayakta okuyanlardan. Hızlı okuma ve hızlı yazma kurslarını ortaokulda tamamlamış. ABD’de sinema eğitimi aldı. Eski film koleksiyonu yapmayı seviyor.
YAZARA AİT TÜM YAZILAR
BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.