Geri döndürülemez bir hurdalıktan çıkartan belgesel

Çağdaş Çetindemir
Gazeteci, sosyolog. Tarım40.net’in kurucusu. "Massal Çiriş" ve "Sefer Naci" adlı kitapların yazarı. Kültür sanata meraklı. Çok şanslı; dünya tatlısı bir eşi, oğlu ve kedisi var.

Çok şiddetle etkilediğimiz ve ne yazık ki hızla hurdalaştırdığımız dünyamız acı çekiyor. Nefes bulduğumuz yer, artık geri döndürülmesi çok zor bir süreçte…

Bugün yapabileceğimiz tek şey, daha da kötüleşmesini önlemek… Yapabilirsek, yeniden yeşerteceğiz.

Ekosistemlerimizi onarırsak, yeniler ve korursak, küresel iklim değişikliğine karşı savaşıp, açlığı, fakirliği, göçü bitirmek ve sürdürülebilir ekonomiyi büyütmek için gayret edersek kitlesel yok oluşu önlemeye yardımcı olabiliriz. Başarabiliriz!

Aksi halde Ömer Hayyam gibi yapın ve “Dünya için boş yere üzülmeyin arkadaş” Dünya yeniden doğar ama “hurda dünyamız” bizim başımıza yıkılır, sonrası da meçhul!

Gelecek nesli duyan belgesel

Geçen Dünya İklim Günü’nde sanat yönetmeni Ferit Koen’in bir heyecanına tanık oldum. Bitkisel bazlı gıda üreten Fomilk desteğiyle, gazeteci Nevşin Mengü’yle birlikte “Dünyayı Kurtarmak” adlı bir belgesele imza attı.

“2050’de 10 milyar insan nasıl beslenecek?” sorusundan yola çıkan belgeselde gıda ve iklim krizine işaret ediliyor. Gün geçtikçe fark ettiğimiz can sıkıcı sorunları, yeni nesil yaklaşımlarla göğüslemek, umut verici. Kendini geleceksiz gören yeni neslin çığlığını duyan bu çok renkli belgesel, izleyiciye değişimin imkansız olmadığını düşündüren yeni bir perspektif sunuyor. Hatta biraz daha ilerisi; izleyiciyi harekete geçirmeye çalışıyor.

Adım adım kurtuluş

Artık bu tip çalışmalara, çok ama çok ihtiyaç var. Nitekim, evet durum can sıkıcı!

Dünyada gıda güvenliği ve beslenme üzerine çalışan Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün son raporlarına göre bugün 7,8 milyar nüfuslu dünyamızda yaklaşık 1 milyar insan açlık sınırında.

2050’de nüfusun 10 milyar olacağı tahmin ediliyor.

Çatışma, iklim krizi ve ekonomik istikrarsızlık büyük risk. Açlık ve susuzluk, barışı tehdit ediyor.

Ama hal böyleyken dünyada üretilen gıdaların israf edilme oranı yüzde 30 çıkabiliyor. Ya da dünyanın bir yanında obezite büyük bir sorun olabiliyor.

Yine 2050’ye kadar iklim krizi nedeniyle 1,2 milyar insanın mecburen göç edeceği öngörülüyor. Bu bulgular gibi nicesi sıralanabilir.

Mesela bir “Küresel İklim Değişikliği” araştırması, dünyada iklim değişikliğinin durdurulabileceğini düşünenlerin oranının yüzde 52’de olduğunu söylüyor. İyimserlik var ama sınırda! İşte alternatifi gösteren bu belgesel, bu orana pozitif katkı sunacak küçük bir adım niteliği taşıyor. Çünkü atılacak küçük adımlarla belirecek ayak izleri, insanı dünyayı kurtaracak bir yola sokacak.

Başlangıç noktası

Peki nereden başlayacağız ve ne yapacağız? Belgeselde başlangıç noktasını Boğaziçi Üniversitesi’nden iklim uzmanı profesör Levent Kurnaz gösteriyor.

Birleşmiş Milletler’e bağlı olarak dünyadaki bütün bilim insanlarının açıkladığı ortak raporu hatırlatan Kurnaz, “Şu anda geri dönmeye artık imkan yok. Daha kötü olmamaya çalışacağız. Herkesin iklim krizini 1 numaralı problemi haline getirmesi gerekiyor” diyor.

 

 

BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.